Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

Küresel Ekonomi

Ekonomi Stratejik Amaçlar İçin Nasıl Kullanılır?
Devletlerin ve devlet bloklarının ekonomik araç ve yöntemleri güç elde etmek amacıyla kullanması anlamına gelen Jeoekonomi, bugünün uluslararası ilişkilerde yaşananların açıklanmasında yardımcı olabilir
  • 9 Şubat 2024 17:28
  • Şahin Yaman
Ekonomi Stratejik Amaçlar İçin Nasıl Kullanılır?

Özellikle askeri stratejist ve jeopolitik analist olarak bilinen Edward Luttwak, “The Rise of China vs. the Logic of Strategy “ adlı kitabında Jeoekonomi kavramının geliştirilmesine yönelik önemli katkılarda bulunmuştur. Luttwak’ın fikirleri, özellikle Çin’in yükselişi üzerine yazdığı eser, ekonomi ve jeopolitik yaklaşımın kesişim alanına dair tartışmaları şekillendiriyor. Luttwak’ın jeoekonomik (Geoeconomics) ile ilgili bazı temel hususları şöyle özetleyebiliriz:


“Ticari gramerin çatışmaya dayanan mantığı”


Luttwak, askeri çatışmanın temelinde yatan mantığın uluslararası ticarete de geçerli olduğunu savunur. Devletler kendi yetki alanlarında gelir toplarken diğer devletlerin kendi ülkesel sınırlarda ticari faaliyetlerini vergilendirmesine izin vermekten memnun değildir. Bu sıfır toplamlı bir durumdur. Devletler, sonuçlar diğer devletler için alt-optimal olsa bile, ekonomik faaliyetleri kendi sınırları içinde en üst düzeye çıkarmak için düzenlemeler yapar. Devlet düzenlemesinin mantığı, kısmen çatışma mantığına uyar. Devletler ve devlet blokları, ödemelerini ve hizmetlerini kendi sakinleriyle sınırlamaya çalışır. Ayrıca, devletler altyapı projelerini, ulusal ötesi bir fayda yerine, kendi sınırları içindeki iç faydayı optimize etmek için tasarlar. Devletler veya devlet blokları yenilikleri, sadece yeniliklerin kendisi için değil, kendi sınırları içindeki faydaları maksimize etmek için teşvik eder.


Ekonomik gücün stratejik kullanımı ve askerileştirilmesi: Luttwak, ticaret, yatırım, yaptırımlar ve finansal araçlar gibi ekonomik araçların stratejik kullanımına vurgu yaparken ekonomik gücün bir ulusun genel gücünün kritik bir unsuru olduğunu savunur. Luttwak, geleneksel olarak barışçıl faaliyetlerle ilişkilendirilen ticaret, yatırım gibi ekonomik araçların sanki askeri varlıklarmış gibi kullanılabileceğini öne sürer. Ekonomik kaldıraç, doğrudan askeri çatışma olmaksızın jeopolitik çatışmalarda avantaj elde etmek için kullanılabilir.


Rekabetin jeopolitiği: Luttwak’ın çalışmaları, uluslararası ilişkilerdeki ekonomik rekabetin, jeopolitik çatışmanın ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgular. Ekonomik araçlar, başka ülkelerin davranışını şekillendirmek, stratejik hedeflere ulaşmak için kullanılabilir. Luttwak, teknolojik üstünlüğün ekonomik nedenlerin yanı sıra jeopolitik etki ve stratejik avantaj elde etme amacıyla da önemli olduğunu belirtir. Jeoekonomi ayrıca, askeri ve güvenlik amaçlar için çeşitli şekillerde kullanılabilir.


Teknoloji ve savunma sanayii: Jeoekonomi, bir ülkenin teknolojik üstünlüğünü ve savunma sanayii kapasitesini güçlendirmek, doğal kaynaklar ve kritik hammaddeleri kontrol, müttefik ülkeleri bağımsız hareket ettirmeme ve kontrol vb. amacıyla kullanılabilir. Stratejik sektörlerde yatırım yaparak veya teknoloji transferi aracılığıyla diğer ülkelerle işbirliği yaparak bir ülke, askeri gücünü artırabilir. Jeoekonominin askeri ve güvenlik bağlamında kullanımına dair bazı örnekler ise şu şekilde sıralanabilir;


Ekonomik savaş: Bir ülke, jeostratejik hedeflerine ulaşmak veya rakiplerini zayıflatmak için ekonomik savaşı kullanabilir. Bu, ekonomik baskı, yaptırımlar veya ticaret kısıtlamaları gibi araçlarla gerçekleştirilebilir. Ekonomik savaş, askeri müdahale olmaksızın bir ülkenin gücünü zayıflatma veya yönlendirme amacını taşır.


Finansal araçlar ve ambargolar: Jeoekonomi, finansal araçlar ve ekonomik baskı aracılığıyla diğer ülkeler üzerinde etkili olabilir. Ekonomik yaptırımlar, jeostratejik hedeflere ulaşmak için kullanılabilir. Aynı zamanda, ulusal para birimini güçlendirme veya zayıflatma çabaları da jeoekonomik stratejilerin bir parçası olabilir. Güvenlik müttefikleri, ticaret anlaşmaları ve bloklar: Jeoekonomi, ekonomik işbirliği yoluyla güvenlik müttefikleri edinmeyi veya mevcut müttefiklikleri güçlendirmeyi veya bağımlı kılmayı amaçlayabilir. Jeoekonomi, ticaret politikaları aracılığıyla stratejik çıkarları destekleyebilir. Bir ülke, jeostratejik müttefikleriyle güçlü ekonomik bağlar kurarak ticaret anlaşmaları yapabilir veya bölgesel ticaret bloklarına liderlik edebilir. Bu, ekonomik olarak birlikte çalışan ülkeler arasında stratejik dayanışmayı güçlendirebilir.


Enerji kaynaklarının kontrolü ve milli güç unsuru olarak kullanılması: Bir ülkenin enerji ihtiyaçlarını güvence altına almak ve enerji kaynaklarına erişimini sağlamak jeostratejik bir hedeftir. Jeoekonomi, enerji üretimi, dağıtımı ve tüketimi üzerinde kontrol sağlamak için ekonomik araçları kullanabilir. Örneğin, enerji kaynaklarına sahip ülkeler, bu kaynakları, stratejik kaynaklara erişimi kontrol etmek amacıyla kullanabilir. Özellikle enerji doğal kaynakları, mineral rezervleri veya su gibi önemli kaynaklar, bir ülkenin askeri ve güvenlik stratejilerinde belirleyici olabilir. Jeoekonomi, bu kaynaklara sahip olmak veya bu kaynaklara erişimi engellemek için elde mevcut ekonomik seçenekleri kullanabilir.


Yatırım, altyapı projeleri ve teknoloji transferi: Jeoekonomi, yatırım ve teknoloji transferi yoluyla stratejik sektörlerde üstünlük elde etmeyi hedefleyebilir. Bir ülke, belirli endüstrilerde lider olmak için yatırım çekebilir veya kritik teknolojileri kontrol etmek amacıyla diğer ülkelerle işbirliği yapabilir. Jeoekonomi, altyapı projelerini destekleyerek ve finanse ederek bir ülkenin jeostratejik hedeflerine hizmet edebilir. Stratejik konumda olan limanlar, demiryolları veya enerji nakil hatları gibi altyapı projeleri, bir ülkenin bölgesel etkileşimini artırabilir ve ticaret yollarını kontrol etme yeteneğini güçlendirebilir.


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
MB Başkanı Karahan’ın Para Politikasına Bakışı
MB Başkanı Karahan’ın Para Politikasına Bakışı
Dr. Fatih Karahan, TCMB Başkanı olmasının yanında 50’ye yakın makaleye imza atmış ve çalışmaları binlerce kez alıntılanmış bir akademisyen. Yeni TCMB Başkanı’nın para politikasına dair düşüncelerini anlamak için bu makaleler önemli bir referans noktası. Karahan’ın parasal sıkılaşmanın bazı koşullarda ekonomiyi resesyona sokmadan enflasyonu kontrol altına aldığına dair çalışmaları bulunuyor.
Bloomberg Businessweek Türkiye'nin 17. Sayısı Yayında!
Bloomberg Businessweek Türkiye'nin 17. Sayısı Yayında!
İşte yeni sayıdan öne çıkanlar...
Batılı Şirketlerin Teknolojide Çin Endişesi
Batılı Şirketlerin Teknolojide Çin Endişesi
Dell ve çip şirketi Micron’un Çin’in teknolojik endişelerini derleyen bir araştırma grubunu desteklediği ortaya çıktı.
Çin’in Yükselen Yeni Merkezleri
Çin’in Yükselen Yeni Merkezleri
Hong Kong’un yüksek kiraları genç profesyonelleri Shenzhen’e yönlendiriyor.
ABD’de Ekonomistlerin Getiri Eğrisi Tartışması
ABD’de Ekonomistlerin Getiri Eğrisi Tartışması
80 yıllık bir teorik model üzerindeki tartışmanın gerçek kazananı ABD ekonomisi oldu
Hollywood Rahatsız, Hem de Çok…
Hollywood Rahatsız, Hem de Çok…
Okuduğumuz kitapların, dinlediğimiz müziklerin, seyrettiğimiz filmlerin insan olmayan farklı bir kaynaktan yaratılması belki de bize farklı bir perspektif verecek.
Tüketici Eğiliminde Farklı Bakış: Z Kuşağını Anlamak
Tüketici Eğiliminde Farklı Bakış: Z Kuşağını Anlamak
Z kuşağı satın alma gücü ve harcanabilir gelir açısından giderek daha güçlü hale geliyor
Bildiklerimizi Unutmaya ve Yeniden Öğrenmeye Hazır mıyız?
Bildiklerimizi Unutmaya ve Yeniden Öğrenmeye Hazır mıyız?
Yakın geleceğimiz, sınırların zorlandığı ve imkansızın mümkün kılındığı bir dönem olacak gibi görünüyor
Hedefi Revize Etmek mi Daha Şahin Yoksa Yerinde Tutmak mı?
Hedefi Revize Etmek mi Daha Şahin Yoksa Yerinde Tutmak mı?
Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen yazdı;
Bilançolarda Fonksiyonel Para Biriminin Önemi
Bilançolarda Fonksiyonel Para Biriminin Önemi
Ülkemiz 1980’li yıllardan sonra serbest piyasa ekonomisine geçerek dışa açık ekonomi modelini benimsedi. Dışa açıklıkla gelen serbest piyasa ekonomisiyle beraber yabancı para kullanımı o günden bugüne yayılmaya devam ediyor. Zaman içerisinde, yabancı para kullanımını kısıtlayıcı mevzuatların esnediğini, hatta diğer liberal ekonomilerle kıyaslandığında asgari düzeye indiğini söyleyebiliriz.
Dişli Sendikaların Güçlü Dönemi
Dişli Sendikaların Güçlü Dönemi
Yüksek enflasyon koşullarında ücret artışları kritik önem kazanırken güçlü sendikaların üyeleri toplu sözleşmelerde ciddi kazanımlar elde etti. En çok üyesi bulunan Hizmet İş’te ücret artışları yüzde 53’ten başlayıp yüzde 166’ya kadar ulaşırken, Türk Metal ilk 6 ay için yüzde 98 zam aldı. Lastik İş’e bağlı kimya işçilerinin ortalama geliri 65 bin liraya yaklaştı.
Çocuklarımızın Eğitim Ücretleri Bizi Stresten Öldürüyor
Çocuklarımızın Eğitim Ücretleri Bizi Stresten Öldürüyor
Anne babalar eğitim masraflarındaki artışları hakkaniyetli bulmuyor, hatta eğitim kurumlarının durumdan istifade ettiklerini düşünüyor
Lüks'ün Krizi Kısa Sürüyor
Lüks'ün Krizi Kısa Sürüyor
Finans piyasalarında 2023 yılında en çok konuşulan hisselerin başında Muhteşem Yedili (Apple, Alphabet, Amazon, Nvidia, Meta, Microsoft, Tesla) yer aldı. İkinci sırada ise Lüks Tüketim Hisseleri var. Lüks ürünler sahiplerine statü kazandırırken, bu şirketlerin hisseleri de yatırımcılarına enflasyon karşısında korunma sağladı
Şahin Gölgesi
Şahin Gölgesi
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, ilk enflasyon raporu toplantısında, bankanın beklentilerini sabit bırakırken, sıkılaşma çerçevesindeki şahin söylem dikkat çekti.
Türkiye, Asya trenine atlamakta gecikiyor
Türkiye, Asya trenine atlamakta gecikiyor
Küresel ekonomik büyümenin ve ticaretin önemli bir kısmı Asya'da gerçekleşiyor. Türkiye ise küresel ekonominin en canlı olduğu bu bölgeden yeterince pay alamıyor.
Çin ve Rusya’dan Kaçan Fonlar Türkiye’ye Gelir mi?
Çin ve Rusya’dan Kaçan Fonlar Türkiye’ye Gelir mi?
Çin’in tam tersi biçimde Türkiye için olumlu görüşlerin yağdığı bir dönemden geçilse de yabancı yatırımcılar, henüz hisse senedi ve tahvil yatırımlarında büyük pozisyon almıyor. Peki sermaye akımlarının Çin’den kaçtığı bu dönemde Türkiye sermaye akımlarına ev sahipliği yapabilir mi?
Mevduat Faizleri Borsadaki İştahı Azaltır mı?
Mevduat Faizleri Borsadaki İştahı Azaltır mı?
Politika faizindeki artışa rağmen ocak ayında mevduat faizlerinde yaşanan düşüş yatırımcının borsaya olan ilgisini artırıyor. Yılın ilk enflasyon raporunda son dönemde atılan adımların TL mevduat tercihini olumlu etkileyeceği değerlendirilirken, enflasyonda en yükseğin geri kalması ve mevduat faizinin yüzde 50’nin üzerine çıkması borsa yatırımcılarını sabit getiriye yönlendirebilir.