Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

Özel Dosya

Doğum Gününde Rock’n Roll’un Kralı, Elvis Ve Arabaları
Elvis’in sahip olduğu arabalar 1950’lerden 1970’lere kadar otomobil tasarımındaki köklü değişimlerle hızla gelişen bir dünyanın izlerini ortaya koyuyor.
  • 17 Ocak 2025 00:34
  • Koray Öztopçu
Doğum Gününde Rock’n Roll’un Kralı, Elvis Ve Arabaları

Elvis Aaron Presley (8 Ocak 1935, Tupelo, Mississippi - 16 Ağustos 1977, Memphis, Tennessee), Amerikalı şarkıcı, müzisyen, oyuncu. Dünya çapında ‘Rock’n Roll’un Kralı ya da kısaca “Kral” olarak tanınır.


Elvis hayranları, onun arabalara, özellikle de sahip olduğu Cadillac marka araçlara olan sevgisini de hatırlar. Elvis, beğendiği yeni bir arabayı showroom’un önünde gördüğünde hemen durur ve satın alırdı. Arkadaşları ve ailesi için sayısız araba satın almasının yanı sıra, Las Vegas’taki doktoruna hediye ettiği nadir araç da dahil olmak üzere kendi arabalarını bağışladı. En ünlü hediyelerinden biri ise annesi Gladys’e özel olarak pembe renge boyadığı 1955 model Cadillac idi.


Elvis arabaları çok severdi, özellikle de üst segment lüks araçlara tutkundu. Ancak zaman zaman Avrupa yapımı araçlara da ilgi gösterirdi. Yaşamı boyunca yüzlerce arabaya sahip olan Elvis’in araçlarının çoğu bugün hâlâ korunuyor ve Memphis, Tennessee’deki Graceland’de bulunan Elvis Presley Araba Müzesi’nde sergileniyor.


2022 yapımı Elvis filmi


Elvis’in biyografik filminin 2022’de yayınlanmasından bu yana, Elvis ile ilgili her şeye olan ilgi büyük ölçüde arttı. Oyuncu Austin Butler filmde Elvis’i canlandırarak en iyi erkek oyuncu dalında Altın Küre ödülünü kazandı. Ancak Butler’ın bu ödülü kazanmasından sadece birkaç gün sonra, Elvis Presley’nin tek çocuğu Lisa Marie 54 yaşında vefat etti.


Elvis’in sahip olduğu arabalara geri dönüp bakıldığında, onun özel hayatına ve otomobillere olan tutkusuna dair bir anlayışa sahip olabiliyorsunuz. Bu koleksiyon aynı zamanda, 1950’lerden 1970’lere kadar otomobil tasarımındaki köklü değişimlerle hızla gelişen bir dünyanın izlerini de ortaya koyuyor.


Elvis, bu tutkusunu “ Yoldan büyük ve parlak bir araba geçtiğinde, her seferinde bir tür hayal kurmaya başlıyordum. Her zaman, bir gün bir şekilde, her şeyi benim için değiştirecek bir şeyin olacağını hissediyordum. Bunun nasıl olacağını hayal ederdim” sözleriyle ifade etmişti.


Elvis, 1953 yılının Ocak ayında 18. doğum gününü kutlarken, babası ona hediye olarak 1942 model bir Lincoln Zephyr aldı. Mekanik sorunlara rağmen, eski arabasıyla dolaşmayı sürdürdü. 1955’in başlarında, Elvis kullanılmış bir 1954 model araç satın aldı. İki tonlu pembe ve beyaz renge sahip bu araç, Elvis ve Blue Moon Boys’un konserlere gidip gelmek için tercih ettiği araçlardan biri haline geldi.


1950’den günümüze değişim, modeller, renkler, özellikler


O dönemi nostaljiyle hatırlayanlar, günümüz modasının, danslarının ve popüler kültürün bazı yönlerinin 1950’lere kadar uzandığını biliyor. Otomobiller söz konusu olduğunda ise artık otomotivde retro akımlar yerine, yaşam tarzımızı değiştiren yeni trendlere tanık oluyoruz. Bu değişimin en belirgin örneklerinden biri, elektrikli araçların yollarda giderek daha sık görülmesi.


II. Dünya Savaşı ve Kore Savaşı’ndan sonra, otomobil şirketleri bol miktarda çelik kullanarak uzun ve güzel tasarlanmış otomobiller üretmeye başladı. Tüketiciler, hız, lüks ve gizliliği bir arada sunan araçlar istiyordu ve bu beklentiler karşılandı. Hidrolik direksiyon, hidrolik frenler ve otomatik şanzıman gibi özellikler, sürücülerin yeni otomobillerde bekleyebileceği yeniliklerden sadece birkaçını oluşturuyordu. Bu uzun ve şık otomobiller düşük yakıt tüketimine sahip değildi, ancak o günlerde benzin bol ve oldukça ucuzdu.


1950’ler “Detroit’in Altın Çağı” olarak kabul edilirken, o yıllarda üretilen otomobiller alışılagelen tasarımları önemli ölçüde değiştirdi. 1950’lerin arabaların, tamponları, çamurlukları ve kaputları parlak krom detaylarla süslenmişti. Araçların içinde de krom pencere ve kapı kolları, gösterge panelleri gibi detaylar da göz kamaştırıyordu. Bu dönemin otomobil tasarımındaki en dikkat çekici sembollerden biri ise kuyruk yüzgeciydi. Her ne kadar bu yüzgeçler araçların hızını artırmasa ya da performansını iyileştirmese de, benzersiz ve o kadar ayrıntılıydı ki, otomotiv endüstrisinde stilistik bir devrim başlattılar. 1950’lerde otomobil tasarımı, krom vurgular, kuyruk yüzgeçleri ve cesur renklerle daha şık ve aerodinamik şekillere doğru evrildi. Tasarımcılar, havacılık ve uzay araştırmalarından ilham alarak, hayal gücünü harekete geçiren fütüristik görünümlü araçlar yarattılar. Bu dönemde, tasarımcı Harley Earl, otomobile kuyruk yüzgeçleri ekleyerek devrim niteliğinde bir yeniliğe imza attı. Earl, savaş uçaklarının arka kısmından esinlenerek, bu tasarımı Cadillac modellerinde uyguladı. Dönem filmlerinde sıkça gördüğümüz bu araçlar, yalnızca birer ulaşım aracı değil, aynı zamanda birer tasarım ikonu olarak da kabul ediliyor.


Arabaların iç tasarımları, dış görünümleri kadar etkileyici iken, o dönemde araçlarda çakmaklar, renkli camlar, harita ışıkları, kol dayanakları ve klima gibi özellikler artık standart haline geldi. Hatta araçlarda radyo yer almaya ve kullanılmaya başladı. Tüketicinin farklılaşmaya önem verdiği bu dönemde, kadınlar için arabaların kol dayanaklarına yerleştirilmiş çıkarılabilir kozmetik kutuları gibi detaylar dahi sunuldu.


1950’ler, station wagon adı verilen ve altı kişilik oturma kapasitesine sahip olan uzun aile araçlarının yükselişine de sahne oldu. Bu araçlar, aile tatilleri için ideal bir seçenek olarak tanınırken, annelerin yeni açılan alışveriş merkezlerini ziyaret etmelerine de olanak sağladı. Ayrıca, piknik ve kamp gibi açık hava etkinlikleri için de vazgeçilmez hale geldi.


1950’lerden gelen yenilikler geleceğe bakışı yansıttı


1950’lerin otomobillerindeki teknolojik gelişmeler, sürüş güvenliği ve konforunu artırmak için önemli yenilikler sundu. Elektrikli frenler, klima ve emniyet kemerleri gibi özellikler bu dönemde sürüş deneyiminde adeta bir devrim yaratarak gelecekteki gelişmeler için zemin hazırladı. 1950’lerde arabalar için popüler renkler arasında turkuaz, mercan, pastel pembe ve mavi tonları gibi canlı seçenekler yer alıyordu. Bu renkler, savaş sonrası dönemin iyimserliğini ve coşkusunu yansıtıyordu. 1950’lerin otomobillerine yenilikçi özellikler de damgasını vurdu. Otomatik şanzımanlar ve elektrikli camlar, tüketicilerin sürüş rahatlığı, güvenliği ve konforunu önemli ölçüde iyileştirdi. Güvenlik özellikleri ise emniyet kemerleri, yastıklı gösterge panelleri ve geliştirilmiş fren sistemlerinin tanıtılmasıyla geliştirildi. Bu yenilikler, modern güvenlik teknolojileri kadar gelişmiş olmasa da, çarpışma durumunda yolcuların korunmasında önemli bir ilerlemeyi temsil ediyordu.


Kullanılmış araç pazarının ilk çıkışı


Yeni arabaların rekor satışları, kullanılmış araba pazarının oluşumuna da zemin hazırladı. 1953’e gelindiğinde, Amerikan araçlarının çarpıcı tasarım ve mühendislik değişikliklerini deneyimlemek isteyen insanlar, her iki veya üç yılda bir arabalarını takas etmeye başladı. Takas edilen araçlar genellikle temiz ve yıpranmamış durumdaydı. Her zamankinden daha fazla tüketicinin kendi aracına sahip olması, yeni bir akımın doğmasına yol açtı. Artık araçlar, ikinci el pazarında da satılıyordu.


1950’lerde otomobiller, sürücülere birçok farklı amaç için hizmet ediyordu. Ancak kesin olan bir şey vardı: 1950’lerde insanlar arabalarının tadını çıkarıyor ve onlarla eğleniyordu. Belki de 1950’lerin arabalarında, bugün birçok modern araçta bulunmayan gösteriş ve ihtişamın önemli birer unsur olması, günümüzde koleksiyoncuların ilgisini çekmelerinin en büyük nedeni bu.


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
Borsa İstanbul’a “Yabancılar”
Borsa İstanbul’a “Yabancılar”
Yabancı yatırımcılar 2024’te Borsa İstanbul’da satışlarına ara vermezken, diğer gelişmekte olan ülkelere paralel tahvil piyasasında güçlü alımlarıyla dikkati çekti. Hisse senedi piyasasında net 3 milyar dolarlık satış yapan yabancı yatırımcılar, böylece yıllık bazda tarihin en yüksek tutarlı üçüncü satışını gerçekleştirmiş oldu. Gelişmekte olan ülkelerde ise Trump öncesi ve sonrası olmak üzere iki farklı görünüm öne çıkıyor.
Küresel Ekonomi Üzerinde “Trump 2.0” Gölgesi
Küresel Ekonomi Üzerinde “Trump 2.0” Gölgesi
ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump 20 Ocak’taki yemin töreniyle görevi devralacak. Peki Trump’ın ikinci dönemi, küresel ekonomi ve uluslararası ilişkilerde hangi taşları yerinden oynatabilir? Ticaret savaşlarının yeniden alevlenmesi, enerji politikalarında değişim ve jeopolitik gerilimlerin etkileriyle dünya, yeni bir belirsizlik dönemine mi giriyor? Trump, neden Kanada ve Grönland’a göz dikti?
Nazım Salur Getir’deki Anlaşmazlığı Bloomberg HT’ye Anlattı
Nazım Salur Getir’deki Anlaşmazlığı Bloomberg HT’ye Anlattı
Getir’in kurucusu Nazım Salur ile büyük hissedar haline gelen Abu Dabi merkezli Mubadala arasında şirketin bölünmesi üzerine yapılan anlaşma çöktü. Mubadala bölünme yerine alternatif bir planı devreye alma isteğini Olağanüstü Genel Kurul’a sunacak. Nazım Salur ise kararın kendilerine bırakılacak şirketlere (kendi ifadesiyle) “çökme”yi amaçladığını savunuyor. Nazım Salur, Bloomberg HT’ye tüm bu yaşananların perde arkasını anlattı.
Mubadala Getir’in İddialarına Yanıt Verdi
Mubadala Getir’in İddialarına Yanıt Verdi
Getir’de yaşanan anlaşmazlığın diğer tarafı olan Mubadala da konuyla ilgili Bloomberg HT’ye özel açıklamalarda bulundu. Mubadala’dan yapılan açıklamada söz konusu teklifin Getir’in geleceğini güvence altına alacak, uygulanabilir ve finansal kaynaklarla desteklenen tek seçenek olduğu belirtildi.
Büyük Ayrışma
Büyük Ayrışma
Küresel ekonomik görünüm 2025 için parlak değil. Ancak bölgeler arası ciddi bir ayrışma var. Bu yıl ABD ve Hindistan büyümede öne çıkan iki ülke olurken, Avrupa ve Çin’de zayıf seyrin sürmesi bekleniyor.
İngiltere’de Tahvil Faizlerindeki Artış Hükümetin Ekonomik Planlarını Tehdit Ediyor
İngiltere’de Tahvil Faizlerindeki Artış Hükümetin Ekonomik Planlarını Tehdit Ediyor
Son haftalarda İngiltere’de tahvil ve para piyasalarında yaşanan türbülans, İşçi Partisi’nin mali planlarına dair endişeleri artırdı. Artan tahvil getirileri ve sterlinin değer kaybı, hükümetin politikalarını yeniden gözden geçirme çağrılarına neden oluyor.
Piyasaların Yeni Normali Ne Olacak?
Piyasaların Yeni Normali Ne Olacak?
Piyasalar, ABD’de uzun süredir ilk kez politika faizi ile piyasa faizi arasındaki yön farkının bu kadar belirginleşmesine şahit oluyor. İstihdam piyasasındaki bozulmadan korkarak yüksek oranlı faiz indirimlerine başlayan Fed, Trump sonrası yükselen faizlerin yeni normal seviyesini kestirmeye çalışıyor. Hala canlı olan ekonomide Trump riskini 120 baz puanlık faiz yükselişiyle fiyatlayan ABD 10 yıllıkları, şu soruyu sorduruyor: Fed’in aradığı yavaşlama işlevini piyasa faizi görecek mi?
Emekli Aylığı “Asgari”yle Yarışı Kaybetti
Emekli Aylığı “Asgari”yle Yarışı Kaybetti
Emekli aylıkları yeni zam oranlarına göre bu hafta yatmaya başlayacak. Toplumun iki en düşük gelirli kesimi karşılaştırıldığında 2019 yılına kadar emekli aylığı asgari ücretin üzerindeyken bu tarihten sonra altında kaldığı görülüyor. Asgari ücret 2015’te 1.000 TL’yken en düşük emekli aylığı yüzde 115’i seviyesinde 1.150 TL’ydi. 2019’da emekli aylığı asgari ücretin yüzde 97,7’ine inerken, 2025’te ise yüzde 73,7’sine geriledi.
Kiranın Ateşi 2025 Yılında Düşer mi?
Kiranın Ateşi 2025 Yılında Düşer mi?
Yaklaşık üç yıldır devam eden hızlı kira artışlarının 2025 yılında hız kesmesi bekleniyor, ancak düşen faizlerle birlikte konut piyasasının yeniden hareketlenmesi kiraların da artmasına neden olabilir.
Karadeniz’in Gazı, Türkiye’nin Gücü Olacak mı?
Karadeniz’in Gazı, Türkiye’nin Gücü Olacak mı?
Dünyada bu yıl için en büyük risk devlet temelli silahlı çatışmalar olarak görülürken enerji piyasalarında da jeopolitik krizler, aktörlerin hamlelerini daraltıyor. Küresel dengeler şekillenirken Karadeniz doğalgazı, Türkiye’nin enerji güvenliğinde beklentileri karşılayabilecek mi?
Finansta Rutinin Sonu
Finansta Rutinin Sonu
Bankalarda rutin işlerin otomasyona geçmesi sadece ABD’de 5 yıl içinde 200 bin iş pozisyonunu tehlikeye atabilir. Yüksek otomasyon potansiyeli sektörü baştan sona değiştirmeye hazırlanırken, yapay zekâ ve büyük veri becerilerinin, teknoloji okuryazarlığının ve siber güvenlik yetkinliklerinin sektörde yüksek talep görmesi bekleniyor.
En Büyük Dış Pazar Sarsılıyor
En Büyük Dış Pazar Sarsılıyor
Dünyanın öncü ihracatçısı ve sanayi devi, Avrupa’nın en büyük ekonomisi ve ülkemizin en büyük ihracat pazarı Almanya’da ekonomi için tehlike çanları çalıyor.
Mesleklerin Dönüşümü ve Geleneksel Rollerin Evrimi Nasıl Olacak?
Mesleklerin Dönüşümü ve Geleneksel Rollerin Evrimi Nasıl Olacak?
Yeni mesleklerin yükselişi, çalışanlar, işletmeler ve eğitim kurumları için bir çağrı niteliğinde.
Dünya Ekonomisinin Yeni Tarihi: Bretton Woods’tan Asya Yüzyılına ya da Doğu’nun Yeniden Doğuşu
Dünya Ekonomisinin Yeni Tarihi: Bretton Woods’tan Asya Yüzyılına ya da Doğu’nun Yeniden Doğuşu
Asya’nın ekonomik etkisinin artması, Batı merkezli ekonomik sistemlerin sürdürülebilirliğini daha fazla sorgulatırken, BRICS ülkelerinin liderliğinde çok kutuplu bir ekonomik düzenin temellerini güçlendiriyor.
Rekorun Tadı Yok
Rekorun Tadı Yok
2024 yılını rekor otomobil satışı ile kapatan Türkiye’de yerlilik payı azalırken kapasite kullanımı da geriliyor.
Toyota’nın Hibrit ve Benzinli Araçlardaki Başarısı Elektrikli Araç Geleceğini Daha da Uzaklaştırıyor
Toyota’nın Hibrit ve Benzinli Araçlardaki Başarısı Elektrikli Araç Geleceğini Daha da Uzaklaştırıyor
Dünyanın 1 numaralı otomobil üreticisi, iyisiyle kötüsüyle hibrit ve benzinli araçlara odaklanmaya devam ediyor.
Sürücüsüz Araç Kazaları Yapay Zeka Yatırımcılarını Niçin Endişelendirmeli?
Sürücüsüz Araç Kazaları Yapay Zeka Yatırımcılarını Niçin Endişelendirmeli?
Robotaksilerin otomasyonun kolay kısmı olması gerekiyordu. General Motors’un çabasının başarısızlığı, endüstrinin çılgın vaatlerini yerine getirmekten ne kadar uzak olduğunu gösteriyor.
Yandex’in Kurucusu Sıfırdan Başlıyor
Yandex’in Kurucusu Sıfırdan Başlıyor
İnternet şirketi Yandex’in kurucu ortağı savaş başladıktan sonra sürgünde yeniden başlamanın peşinde.
Avrupa’nın Liderlik Boşluğu Birliği Tehlikeye Atabilir
Avrupa’nın Liderlik Boşluğu Birliği Tehlikeye Atabilir
Kıtanın pek çok lideri kendi ülkelerinde o kadar baskı altında ki, küresel meselelerde kararlı adımlar atacak siyasi güce sahip değiller.