Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

İş Dünyası

Halka Arzı “Yetiştirmenin” Yolları Var
Halka arz sürecinde zaman kaybetmek enflasyonist ortamda ilave maliyetlere neden olabilir
  • 16 Şubat 2024 16:56
  • Dr. Ali Yürüdü
Halka Arzı “Yetiştirmenin” Yolları Var

Son dönemde sıkça konuştuğumuz “halka arz furyası”; Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) sene başında zorlaştırdığı kriterler ve enflasyon muhasebesinin gelmesi ile duraksama dönemine girdi. Herkesin finansmana ihtiyaç duyduğu bu dönemde bir de halka arz sürecinde rol oynayan paydaşların üzerinde biriken iş yükünü masaya yatırmak gerekir. Nitekim bu iş yükü zaman zaman şirketlere zaman kaybettirerek enflasyonist ortamda maliyet artışlarına sebep olabiliyor.


Sürecin Paydaşları


Bir şirketin yönetim kurulu; halka arz kararını verdiğinde, süreci kamu otoritesine kadar üç paydaş yönetir. Bu paydaşlar; bağımsız denetim şirketleri, aracı kurumlar ve hukukçular olarak sıralanabilir. Halka arz süreci denetlenmiş mali tabloların hazırlanmasıyla başlar.


İzahname onayına kadar devam eden hazırlık aşaması ise en az altı ay sürer ve süreç büyük bir disiplin gerektirir. Gerekli tüm evraklar hazırlanıp halka arzın son aşaması olan izahname onayına geçildiğinde ise, izahnameye konu olan finansal tabloların geçerlilik süresinin takvimi ayarlanmaya çalışılır. Çünkü her finansal tablonun geçerlilik süresi dört buçuk aydır.


Yani halka arz başvurusunda bulunacak bir şirket; yılsonu finansal tablolarını kullanmak için son tarih 15 Mayıs, ilk çeyrek için 15 Ağustos, altı aylıklar için 15 Kasım, dokuz aylık finansal tablolarının kullanımı için son geçerlilik tarihi 15 Şubat’tır. Bağımsız denetim çalışması tamamlandıktan sonra aracı kurum denetim raporları üzerinden incelemelerini ve analizleri yapar, taslak izahnameyi hazırlar.


Taslak (izahname) sürecinde şirket; bağımsız denetçinin talep ettiği revizeleri yerine getirir. Son aşamada tamamlanan çalışmalar SPK uzmanınca incelemesi için SPK’ya gönderilir. SPK uzmanının incelemesi ve sorularına cevap bulması ise yine ayrıca zaman alan bir süreçtir.


Zamandan tasarrufun önemi


Halka arz sürecinde şirket ve paydaşlar arasında koordinasyon sağlanması da zaman tasarrufu açısından bir o kadar önemlidir. Çünkü şirket yönetimi; halka arza karar verirken mevcut piyasa koşullarını göz önünde bulundurmuştur ve aklında belli bir takvim vardır. Finansman kaynağını para piyasasından mı, yoksa sermaye piyasasından mı elde edeceği sorusu, ekonomiye dair öngörülerine göre baştan bellidir. Halka arzı seçtiyse bir takvimi vardır ve o takvim doğrultusunda elde edeceği finansman kaynağına göre plan yapmıştır. Finansman arayışındaki şirket; bu kurumlar arasındaki iş akışını takip ederken zaman kaybetme riskine açıktır. Kaybolan bu zaman özellikle günümüzdeki enflasyonist ortamı göz önüne alacak olursak şirkete ilave maliyet olarak geri döner. Hatta bu süreçlerin uzmalarından dolayı her finansal tablonun belirttiğim gibi bir kullanma süresi olduğu için de çoğu zaman kısır bir döngüye girilebilmektedir. Örneğin söz konusu şirketin finansal tabloları kur/faiz dalgalanmalarından etkilenme riskine açık ise; halka arz yapılması mümkün olmaktan bile çıkabilir.


Sorumluluğu dağıtmak gerekir


Sürecin paydaşlarının güncel niceliklerine baktığımızda; geniş yetkili aracı kurum sayısı 49, sermaye piyasasında yetkili bağımsız denetim kuruluşu 112’dir. Hukuk görüşü verecek kuruluşların sayısını ise uzmanlaşma farklılıklarından dolayı tahmin etmek zordur. Ancak bu sayılara rağmen; son üç yılda halka arzlarda çalışan paydaş kurumların sayısı neredeyse iki elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdır.


Sermaye piyasalarındaki bu niceliksel çokluğa rağmen halka arzlarda çalışan paydaş kurumların belli bir kısmının üzerinde ciddi iş yükü bulunuyor. Çünkü son dönemde halka arzlarda tecrübe kazanmış bu kuruluşlar ister istemez piyasada referans gösterilir hale geldi. Doğal bir sonuç olarak paydaşlar arasında oluşan arz/talep dengesizliğiyle kurumların talep ettiği ücretler artıyor ve zaman zaman bu durum şirketler için halka arzın maliyetlerini yüksek seviyelere çıkarabiliyor.


Dolayısıyla tüm paydaşlar arasında kapsamlı bir iletişim ve işbirliği sağlanmasını önemli görüyorum. Paydaşlar; hali hazırda iş yükü oldukça fazla olan SPK’nın sorumluluklarının daha eşit dağılması için somut önerilerde bulunulabilir ya da mevcut sorumlulukların aralarında daha eşit dağıtılmasını için düzenleme talep edebilir. Nitekim her piyasada olduğu gibi sermaye piyasalarında da sağlıklı rekabet ortamı; hem şirketler açısından halka arz maliyetlerini düşürecektir hem de iş yükü fazla olanların sorumluluklarını delege etmesiyle sektör paydaşlarını rahatlatabilir diye düşünüyorum.


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
Bloomberg Businessweek Türkiye'nin 18. Sayısı Yayında!
Bloomberg Businessweek Türkiye'nin 18. Sayısı Yayında!
İşte yeni sayıdan öne çıkanlar...
Kişiler yayıncıları geride bırakıyor
Kişiler yayıncıları geride bırakıyor
Gençler sosyal medyaya neredeyse geleneksel haberler kadar güveniyor.
Ekonomi Biden’a İkinci Dönemi Getirir mi?
Ekonomi Biden’a İkinci Dönemi Getirir mi?
Kırk yıl önce, güçlü bir ekonomi Ronald Reagan’ı ikinci başkanlık dönemine taşımıştı.
Teknolojide İşten Çıkarma Furyası
Teknolojide İşten Çıkarma Furyası
Bu yıl yaşanan önemli işten çıkarmalar bir endüstri tabusunun nasıl yıkıldığını gösteriyor.
Makinenin Arkasındaki Adam
Makinenin Arkasındaki Adam
OpenAI COO’su Brad Lightcap’ın görevi şirketi Silikon Vadisi’nin bir sonraki teknoloji devine dönüştürmek.
Eskimeyen Maaş Aranıyor…
Eskimeyen Maaş Aranıyor…
Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen yazdı;
Ticaretin Suyunun Suyu Eskisi Kadar Tat Vermiyor
Ticaretin Suyunun Suyu Eskisi Kadar Tat Vermiyor
1838 Baltalimanı Ticaret Anlaşması’ndan Gümrük Birliği güncellenme meselesine…
Birlikte Olamayacak Kadar Uzak, Tamamen Kopamayacak Kadar Yakın
Birlikte Olamayacak Kadar Uzak, Tamamen Kopamayacak Kadar Yakın
Gümrük Birliği güncellemesi, AB’ye girmesi beklenmeyen Türkiye’nin tamamen kopmasını engellemeyi hedefliyor. Üstelik yeni bir kazanım olmadan!
Büyük İkilem..
Büyük İkilem..
Yıllar yılı devam eden tartışma bir kez daha gündemde. TL’nin değeri ne olmalı? Değerli TL’ye karşı olan ihracatçıların argümanı, yıllardır değişmiyor; rekabet avantajı. Ancak ekonomi yönetimi kurun neden değersiz olmaması gerektiğini bu kez farklı bir hesaba dayandırıyor. Türkiye’nin yurtdışı varlıkları ile yurtdışı yükümlülükleri arasındaki fark yaklaşık 270 milyar dolar. Bu bilançoda TL’deki her değer kaybının ülkeyi çok daha ağır bir maliyetin altına soktuğunu savunuyor.
Fakir Ülkeler İş, Zengin Ülkeler İşçi Arayışında
Fakir Ülkeler İş, Zengin Ülkeler İşçi Arayışında
Dünya nüfusu her geçen gün giderek artıyor. Ancak nüfus artışı her ülkede ya da her kıtada aynı oranda değil. Bazı ülkeler gelecek yıllarda sahip oldukları genç nüfusla birlikte ciddi avantajlara sahip olacakken, bazı ülkeler daha şimdiden belli sektörlerde çalıştıracak işgücü sıkıntısı çekmeye başladı bile. Peki dünya nüfusunda yaşlılık sorunu hangi ülkelerde ne boyutta ve hükümetler yaşlı nüfus sorununa yönelik hangi politikaları devreye almayı planlıyor?
Konutta Dert Aynı, Reçeteler Farklı
Konutta Dert Aynı, Reçeteler Farklı
Salgın ile başlayan, yüksek enflasyon ve göç sorunu ile zirve yapan konut sorunu; birçok ülkede barınma krizine dönüşmüş durumda. Yüksek enflasyon ortamında tüm ülkeler hanehalkına “başını sokacak bir dam” sağlama derdinde..
İki Dev Aynı Gün Resesyona Girdi
İki Dev Aynı Gün Resesyona Girdi
Yumuşak iniş mi sert iniş mi tartışmaları sürerken, dünyanın beş büyük ekonomisinden ikisi; Japonya ve İngiltere aynı gün resesyona girdi
İhracatı Artırmanın Yolu Katma Değerden Geçiyor
İhracatı Artırmanın Yolu Katma Değerden Geçiyor
İhracatçılar ile ekonomi yönetimini sürekli karşı karşıya getiren konuların başında TL’nin değeri geliyor. İhracatçılar satışlarını artırmak için zayıf TL isterken, ekonomi yönetimi borçluluk ve enflasyon üzerindeki olumsuz etkilerinden dolayı zayıf TL’ye karşı. Sorunun kalıcı çözümü ise katma değerli üretimi artırmakta.
Bankalardan 2024’e Umutlu Başlangıç
Bankalardan 2024’e Umutlu Başlangıç
Bankalar için zorlu geçen 2023 yılın ardından 2024 yılı daha umutlu başladı. Normalleşme adımlarıyla birlikte kredi makasının pozitife dönmesi ve operasyonel marjlardaki düzelmenin bankaların sürdürülebilir kârlılığa geçişini desteklemesi bekleniyor.
Tekstilde Tası Tarağı Toplayan Mısır’a Göçüyor
Tekstilde Tası Tarağı Toplayan Mısır’a Göçüyor
Son yıllarda hızla artan üretim maliyetleri tekstil sektörünü zorluyor. Şirketlerin bulduğu çözüm ise üretimi yurt dışına kaydırmak. Burada da üretim maliyetleri Türkiye’nin üçte biri seviyesindeki Mısır öne çıkıyor.
Yatırımcı Kâr Arayışında Borsaya Uğrayacak mı?
Yatırımcı Kâr Arayışında Borsaya Uğrayacak mı?
Son üç ayda borsadaki yatırımcı sayısı 1,5 milyon azaldı. Kripto piyasasındaki ETF beklentileri ile mevduat faizlerindeki yükseliş bu çıkışı desteklerken, SPK’nın yeni halka arzlara onay vermesiyle ibre yeniden borsaya dönebilir