Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

Ekonomi

Hedefi Revize Etmek mi Daha Şahin Yoksa Yerinde Tutmak mı?
Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen yazdı;
  • 9 Şubat 2024 11:25
  • Açıl Sezen
Hedefi Revize Etmek mi Daha Şahin Yoksa Yerinde Tutmak mı?

Yılda dört kez yapılan Enflasyon Raporu toplantıları, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın ana iletişim aracı.


Ancak ocak toplantısının özel bir önemi vardı.


Bu toplantı, önceki hafta eski Başkan Hafize Gaye Erkan’ın görevden ayrılması öncesinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları sonrasında küllenen haber akışı ve tartışmaların yeniden alevlenmesi riskini barındırıyordu.


Ekonomi yönetimi açısından görev değişikliği öncesinde önemli bir iletişim riski barındıran toplantının, görev değişikliği sonrasında fırsat olarak kullanılmak istendiği anlaşılıyor.


Toplantının sonucuna bakıldığında, bu fırsatın iyi kullanıldığını söylemek mümkün.


İletişim kanalı kullanımı adına bunun teyidinin alınabileceği iki önemli alan var.


Birincisi, toplantı sonrası tartışmaların nereye odaklandığı. Gündem eski ya da yeni başkan ve değişiklikten ziyade para politikasına odaklanmış görünüyor.


Bu çok iyi haber, zira Merkez Bankası’nın adı gündemde olacaksa bunun mutlaka “para” ile ilintili olması gerekir.


İkincisi, Enflasyon Raporu’nun tüm haber kanalları tarafından verildiği, tüm medya organlarınca takip edildiği bir ortamda yeni başkanın kendinden ziyade kurumsal duruşu ve para politikası önceliklerini ifade etmesi önemlidir.


“Biz”in altını çizen ve yanındaki başkan yardımcılarına da söz veren yaklaşımı da uzunca bir süredir zedelenen kurumsal kimlik açısından olumlu görmek gerekir.


Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hatice Karahan’ın özellikle uluslararası yatırımcılar ile iletişimin kurumsal kimlik altında yapıldığı ve böyle yapılmaya devam edileceği konusundaki söylemi de yaşanan haber akışı ile zorlanan kurumsal itibarın tesisi adına faydalı oldu.


Buraya kadar iletişimi konuştuk, bu noktadan sonra buna para politikası duruşu ve iletişimi üleştirerek devam edelim. Enflasyon Raporu’nun mihmandarlık vazifesi çok kritiktir.


Zira hem enflasyon tahminlerinin hem çıktığı açığı öngörülerinin paylaşımı, Merkez Bankası ile piyasa arasında beklenti farkı olup olmadığını görmeyi sağlar.


Önceki yıllarda enflasyon tahmini içermeyen enflasyon raporları görmüşlüğümüz dahi oldu.


Ancak rasyonel politikalara dönüş çerçevesinde bu iletişim kanalının yeniden etkin kullanılmaya başlanması olumlu.


Gelelim politika duruşuna.


Merkez Bankası’nın bu raporda enflasyon beklenti aralığında değişikliğe gidilmemesi çok tartışılan konulardan biri.


Oluşan ücret artışı risklerine ve yüksek Ocak ayı enflasyon verisine rağmen TCMB 2024 enflasyon beklentisini yüzde 36’da, belirsizlik aralığının üstünü ise yüzde 42’de bıraktı.


Piyasanın bir bölümü bunun revize edilmesi gerektiğini, enflasyonda bu hedef seviyesinin tutma olasılığının güç olduğunu düşünüyor.


Dolayısıyla arkasından da “hedef revize edilip ek faiz artırımları ile daha şahin bir duruş sergilenmeliydi” görüşünü savunuyor.


Hem Başkan Fatih Karahan hem de Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay ise hedefi revize etmek yerine beklentilerin çıpalanmasının öneminin altını çiziyor.


Hatta toplantının son bölümünde Akçay’ın söylediği şekliyle, bankanın hedefi revize etmek yerine hedefe ulaşacak politikaların belirginleşmesinin daha şahin görüldüğünü anlıyoruz.


Çünkü para politikasının başta yüksek likidite olmak üzere geçmişten kalan yükleri var.


Bunlar parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini azaltıyor.


Banka yönetimi, bunları ortadan kaldıracak hamlelerin enflasyon hedefine yakınsamak için daha önemli olduğunu söylüyor.


“Enflasyon ile faizin, mevduat ile politika faizinin, kredi faizleri ile enflasyonun” koparılan ilişkisini yeniden kurmakla uğraşıyoruz.


Bu ortamda modelin iyi çalıştığını varsayıp buna göre ince ayarla beklenti revizyonu yapmak anlamlı değil. Önce modellerin iyi çalıştığından emin olalım” diyor.


Kısacası, “Şahin duruş sürekli hedefi yukarı revize ederek olmaz, hedefi sabit tutup politikayı ona ulaşmak için dizayn ederek olur” diyor.


Bu, muhtemelen önümüzdeki dönemin büyük tartışması olacak. Piyasa da Merkez Bankası da kendince haklı.


Çünkü piyasa çok uzun süredir sadece daha pembe tarafta kalıp düzenli olarak hedef revizyonu yapan bir Merkez Bankası gördü.


Talep tam soğumamışken mesajı doğrudan almayı tercih etmesi, para politikası ölçüsünde sıkılaşmayan maliye politikası varken 45 faizi yeterli bulmaması biraz da bundan.


Merkez Bankası ise somut adımlar atarak yaratmak istediği sıkılaşmanın beklenti çıpalanması ile şekilleneceği kanısında.


Hedefi değiştirmenin bunu zedelemesini engellemek istiyor.


Mart-Nisan-Mayıs üçgeni, hangi görüşün baskın olacağının ispatlanacağı alan olacak.


Sorunun ilk yanıtını üç ay sonra alacağız…


Son raundu elbette yıl sonunda.


Bakalım koşullar TCMB’yi hedef revizyonuna mı zorlayacak, yoksa piyasa “gerçekten yeterliymiş” diyerek 36-42 bandına dönük beklentilerini mi koruyacak?


Bitirirken, şunu da ekleyelim; yeniden para politikası tartışabilmek bile iyi geliyor insana….


Hep işimize gücümüze bakabilmek dileğiyle…


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
MB Başkanı Karahan’ın Para Politikasına Bakışı
MB Başkanı Karahan’ın Para Politikasına Bakışı
Dr. Fatih Karahan, TCMB Başkanı olmasının yanında 50’ye yakın makaleye imza atmış ve çalışmaları binlerce kez alıntılanmış bir akademisyen. Yeni TCMB Başkanı’nın para politikasına dair düşüncelerini anlamak için bu makaleler önemli bir referans noktası. Karahan’ın parasal sıkılaşmanın bazı koşullarda ekonomiyi resesyona sokmadan enflasyonu kontrol altına aldığına dair çalışmaları bulunuyor.
Bloomberg Businessweek Türkiye'nin 17. Sayısı Yayında!
Bloomberg Businessweek Türkiye'nin 17. Sayısı Yayında!
İşte yeni sayıdan öne çıkanlar...
Batılı Şirketlerin Teknolojide Çin Endişesi
Batılı Şirketlerin Teknolojide Çin Endişesi
Dell ve çip şirketi Micron’un Çin’in teknolojik endişelerini derleyen bir araştırma grubunu desteklediği ortaya çıktı.
Çin’in Yükselen Yeni Merkezleri
Çin’in Yükselen Yeni Merkezleri
Hong Kong’un yüksek kiraları genç profesyonelleri Shenzhen’e yönlendiriyor.
ABD’de Ekonomistlerin Getiri Eğrisi Tartışması
ABD’de Ekonomistlerin Getiri Eğrisi Tartışması
80 yıllık bir teorik model üzerindeki tartışmanın gerçek kazananı ABD ekonomisi oldu
Hollywood Rahatsız, Hem de Çok…
Hollywood Rahatsız, Hem de Çok…
Okuduğumuz kitapların, dinlediğimiz müziklerin, seyrettiğimiz filmlerin insan olmayan farklı bir kaynaktan yaratılması belki de bize farklı bir perspektif verecek.
Tüketici Eğiliminde Farklı Bakış: Z Kuşağını Anlamak
Tüketici Eğiliminde Farklı Bakış: Z Kuşağını Anlamak
Z kuşağı satın alma gücü ve harcanabilir gelir açısından giderek daha güçlü hale geliyor
Bildiklerimizi Unutmaya ve Yeniden Öğrenmeye Hazır mıyız?
Bildiklerimizi Unutmaya ve Yeniden Öğrenmeye Hazır mıyız?
Yakın geleceğimiz, sınırların zorlandığı ve imkansızın mümkün kılındığı bir dönem olacak gibi görünüyor
Bilançolarda Fonksiyonel Para Biriminin Önemi
Bilançolarda Fonksiyonel Para Biriminin Önemi
Ülkemiz 1980’li yıllardan sonra serbest piyasa ekonomisine geçerek dışa açık ekonomi modelini benimsedi. Dışa açıklıkla gelen serbest piyasa ekonomisiyle beraber yabancı para kullanımı o günden bugüne yayılmaya devam ediyor. Zaman içerisinde, yabancı para kullanımını kısıtlayıcı mevzuatların esnediğini, hatta diğer liberal ekonomilerle kıyaslandığında asgari düzeye indiğini söyleyebiliriz.
Dişli Sendikaların Güçlü Dönemi
Dişli Sendikaların Güçlü Dönemi
Yüksek enflasyon koşullarında ücret artışları kritik önem kazanırken güçlü sendikaların üyeleri toplu sözleşmelerde ciddi kazanımlar elde etti. En çok üyesi bulunan Hizmet İş’te ücret artışları yüzde 53’ten başlayıp yüzde 166’ya kadar ulaşırken, Türk Metal ilk 6 ay için yüzde 98 zam aldı. Lastik İş’e bağlı kimya işçilerinin ortalama geliri 65 bin liraya yaklaştı.
Çocuklarımızın Eğitim Ücretleri Bizi Stresten Öldürüyor
Çocuklarımızın Eğitim Ücretleri Bizi Stresten Öldürüyor
Anne babalar eğitim masraflarındaki artışları hakkaniyetli bulmuyor, hatta eğitim kurumlarının durumdan istifade ettiklerini düşünüyor
Ekonomi Stratejik Amaçlar İçin Nasıl Kullanılır?
Ekonomi Stratejik Amaçlar İçin Nasıl Kullanılır?
Devletlerin ve devlet bloklarının ekonomik araç ve yöntemleri güç elde etmek amacıyla kullanması anlamına gelen Jeoekonomi, bugünün uluslararası ilişkilerde yaşananların açıklanmasında yardımcı olabilir
Lüks'ün Krizi Kısa Sürüyor
Lüks'ün Krizi Kısa Sürüyor
Finans piyasalarında 2023 yılında en çok konuşulan hisselerin başında Muhteşem Yedili (Apple, Alphabet, Amazon, Nvidia, Meta, Microsoft, Tesla) yer aldı. İkinci sırada ise Lüks Tüketim Hisseleri var. Lüks ürünler sahiplerine statü kazandırırken, bu şirketlerin hisseleri de yatırımcılarına enflasyon karşısında korunma sağladı
Şahin Gölgesi
Şahin Gölgesi
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, ilk enflasyon raporu toplantısında, bankanın beklentilerini sabit bırakırken, sıkılaşma çerçevesindeki şahin söylem dikkat çekti.
Türkiye, Asya trenine atlamakta gecikiyor
Türkiye, Asya trenine atlamakta gecikiyor
Küresel ekonomik büyümenin ve ticaretin önemli bir kısmı Asya'da gerçekleşiyor. Türkiye ise küresel ekonominin en canlı olduğu bu bölgeden yeterince pay alamıyor.
Çin ve Rusya’dan Kaçan Fonlar Türkiye’ye Gelir mi?
Çin ve Rusya’dan Kaçan Fonlar Türkiye’ye Gelir mi?
Çin’in tam tersi biçimde Türkiye için olumlu görüşlerin yağdığı bir dönemden geçilse de yabancı yatırımcılar, henüz hisse senedi ve tahvil yatırımlarında büyük pozisyon almıyor. Peki sermaye akımlarının Çin’den kaçtığı bu dönemde Türkiye sermaye akımlarına ev sahipliği yapabilir mi?
Mevduat Faizleri Borsadaki İştahı Azaltır mı?
Mevduat Faizleri Borsadaki İştahı Azaltır mı?
Politika faizindeki artışa rağmen ocak ayında mevduat faizlerinde yaşanan düşüş yatırımcının borsaya olan ilgisini artırıyor. Yılın ilk enflasyon raporunda son dönemde atılan adımların TL mevduat tercihini olumlu etkileyeceği değerlendirilirken, enflasyonda en yükseğin geri kalması ve mevduat faizinin yüzde 50’nin üzerine çıkması borsa yatırımcılarını sabit getiriye yönlendirebilir.