Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

Yaşam

İliştirilmiş İnanç Teorisi
“İnsanların en zayıf tarafları, sormadan, araştırmadan, düşünmeden, kafalarını patlatmadan inanmak hususundaki hayret verici temayülleridir. Dünyadaki yalancı peygamberleri yetiştirmek ve beslenmek için en iyi gübre, işte bu bilmeden inanmak için çırpınan kalabalıktır.”- Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan
  • 25 Nisan 2025 08:40
  • Prof.Dr. Uğur Batı
İliştirilmiş İnanç Teorisi

Davranış Bilimleri Profesörü Nicholas Epley ve dört diğer akademisyen tarafından 2009 yılında gerçekleştirilen bir dizi deneyde, insanların “Tanrı’nın dileği” olarak gördükleri pek çok şeyi değerlendirmeleri istenmiştir. Çok sayıda kavram hakkında sorgulama yaptırılmıştır. Bunlar arasında, eşcinsel evliliği, kürtaj, idam cezası gibi konular yer almaktadır. Deneyler sonunda insanların yanıtlarında, ahlaki açıdan olumlu buldukları görüşleri “Tanrının dileği” olarak yorumladıkları gözlemlenmiştir.


Deney bulgularını yorumlayanlar, kendileri için ahlaki ve olumlu olarak gördükleri şeyleri Tanrının da isteği olarak nitelendiren insanların aslında kendilerini merkeze alarak düşündükleri ve kendi düşüncelerini doğru gördükleri için her zaman doğruları bilen ve asla yanılmayan Tanrı’ya da aynı “doğru” düşünceyi atfettiklerini dile getirwmişlerdir. Yani deney sonucuna göre insanlar, şu şekilde özetlenebilecek bir mantık dizisi ekseninde düşünüyorlar: (1) İdam cezası doğru/yanlış, (2) Tanrı yanlış düşünmez, o halde (3) Tanrı da idam cezasının doğru/ yanlış olduğunu düşünüyor (Epleya, 2009).


İnanç duygusu nasıl ortaya çıkmıştır? Amerikalı ünlü moleküler biyolog Dean Hamer, bu sorunun yanıtını, insana fiziksel özelliklerini veren DNA kodlarında aramış ve 6 yıl süren bir dizi araştırmanın sonunda da “inanç genini” bulduğunu açıklamıştır. ABD Ulusal Kanser Enstitüsü’nde çalışan Hamer, 1998 yılında, insanın genetik yapısının inanç üzerindeki etkisini araştırmıştır. İlk olarak, genetik yapıları aynı olan “tek yumurta ikizleri” üzerinde incelemiştir. Ardından genetik yapıları tam olarak örtüşmeyen, ancak “aynı ortamda büyüyen” kardeşlerin inançlarını karşılaştırmıştır. Araştırma, kardeşler, aynı ortamda yetişseler de farklı inançlara sahip olabileceği sonucu ortaya koyarken genetik yapıları aynı olan tek yumurta ikizlerinin inanç düzeylerinin da neredeyse “aynı” olduğu gözlenmiştir. Bu bulgunun ardından, genler ve inanç arasında bir bağ olduğu kanısına vararak, araştırmasını bu yönde derinleştirmiştir. Hamer daha sonra, insandaki otuzbeş bin genden hangisinin “inancı etkilediğini” bulmaya çalışmıştır.


Yıllar süren araştırmanın ardından, “monoamin” enzimlerinin salgılanmasını kontrol eden dokuz gen üzerinde yoğunlaşarak, bu genlerin içinde “en baskın” olanını ortaya çıkarmış ve bu gene “İnanç Geni” adını vermiştir. Hamer’e göre, monoamin enzimleri, insanın “bilinç, algılama ve hafıza” gibi duyularını yönlendirmektedir ve “İnanç Geni” ise insanoğluna asıl ayırt edici özelliği olan “kişisel ve evrensel farkındalık” yeteneği kazandırmaktadır. Böylece insanın “evren, sonsuzluk, tanrı” gibi soyut kavramlar üzerinde düşünmesi mümkün olmaktadır. Bu yüzden, aynı “genetik yapıya” sahip tek yumurta ikizlerinde enzimler, “aynı genin kontrolünde ve tümüyle aynı biçimde” salgılandığı için “inanç yapıları” da aynı olmaktadır.


Beynimizde yer alan her bir nöron ve iyonlar, hücrenin içine veya dışına aktıklarında, değişebilen bir voltaja sahiptirler. Bir nöronun voltajı, belirli bir seviye ulaştığında, diğer hücrelere işlemi tekrar edecek olan elektrik sinyalini yollar. Pek çok nöron, aynı anda ateşlendiklerinde, bu değişiklikleri bir dalga formunda ölçülebilirler. Beyin dalgaları; hafıza, dikkat ve hatta zekâ dâhil, zihnimizden geçen hemen hemen her şeyin temelini oluştururlar ve her biri farklı görevlerle bağlantılıdır. Beyin dalgaları, beyin hücrelerini gereksiz sinyalleri göz ardı ederek, belirli işlere yönelik frekanslara ayarlamaya olanak sağlarlar.


Nöronlar arasındaki bilgi transferi, senkronize olduklarında en uygun hale gelirler. Bu durum aynı anda iki karşıt fikirden oluşan zihinsel uyumsuzluk, hayal kırıklığı-gerilim deneyimlediğimizde de aynı şekilde olur. İrademiz ise her bir aktif nöral devrelerimiz arasındaki uyumsuzluğu azaltmasını sağlar. Bir kişi, insan varlığının anlamsızlığını düşünerek, bir paradoks ile yüz yüze geldiğinde, bilişsel ahenksizlik ortaya çıkar. Tarih boyunca bu, “Neden ve ben kimim?” gibi varoluşla ilgili sorulara yanıtlar vermede başarısızlığa uğradıkça, bilime meydan okuyarak; pek çoklarını ruhani ve dini kılavuzluğa erişmek için yönlendirmiştir.


Bunu unutma: “İnsanlar en çok birbirlerine inanmak ister. Dürtüseldir, paylaşmak isterler. Üstelik zıtlıkları da paylaşmak isterler: Mesela acıları ve mutlulukları. Çünkü paylaşmak değer katmaktır, o nedenle de inanmak ister beyin. Değer vermeyi öğrenir, kıymet olarak geri alır. O yüzden inanacağınız insanı, iyi seçmelisiniz. Sizi yolda bırakacaklarla yola dahi çıkmayı düşünmemelisiniz.


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
Tam Düze Çıktık Derken…
Tam Düze Çıktık Derken…
Finansal piyasalarda iç ve dış kaynaklı yaşanan çalkantılar, 2023 yılından bu yana uygulanan sıkı para politikasının kazanımlarını zedeledi. Ekonomi yönetimi ekonomide durgunluk olmadan dezenflasyon sürecini yönetirken, son yaşananlar ve faiz indirimlerinin yerini faiz artışına bırakması işleri zorlaştırdı. TCMB’nin anketi şirketlerin yatırım planlarını ötelediğini ortaya koyarken, ekonomide sert bir yavaşlama ihtimali arttı.
İki Süper Güç Arasında Londra’nın Ekonomik Denge Arayışı
İki Süper Güç Arasında Londra’nın Ekonomik Denge Arayışı
ABD ve Çin arasında tırmanan ekonomik soğuk savaş, ülkeleri taraf seçmeye zorlarken, Birleşik Krallık stratejik bir denge kurmaya çalışıyor.
Yeni Jeopolitik Cephane: Nadir Toprak Elementleri
Yeni Jeopolitik Cephane: Nadir Toprak Elementleri
Akıllı telefonlardan savaş uçaklarına, elektrikli otomobillerden nükleer reaktörlere... Çin, dünya ekonomisinin sinir uçlarını oluşturan nadir toprak elementlerinin neredeyse tamamını kontrol ediyor. Bu sessiz ama etkili hakimiyet, küresel güç dengelerini altüst etmeye aday.
Türk’ün Sigortayla İmtihanı
Türk’ün Sigortayla İmtihanı
Tüm dünyada artan risklere karşın Türk sigorta sektörü beklenen hızda büyüyemiyor. TSB verilerine göre 2023 yılında 120 milyon poliçe üreten sigorta sektörü 2024 yılında yüzde 5,5 büyüyerek 127 milyon poliçe üretti.
Devlet Yardımı, Halk Arasında “Sigortaya Gerek Yok” Gibi Yanlış Bir Algıyı Güçlendirebiliyor
Devlet Yardımı, Halk Arasında “Sigortaya Gerek Yok” Gibi Yanlış Bir Algıyı Güçlendirebiliyor
Özel Röportaj
Doların Tahtı Sallantıda mı?
Doların Tahtı Sallantıda mı?
ABD Doları, yaklaşık bir asırdır küresel finans sisteminin merkezinde yer alıyor. Sadece merkez bankalarının rezerv tercihlerinde değil, uluslararası ticaretin dilinde, enerji fiyatlamasında, hatta küresel borçlanmanın temelinde doların imzası var. Ancak 21’inci yüzyılda jeopolitik fay hatlarının yeniden şekillenmesi, teknolojik dönüşüm ve küresel güç dengelerindeki değişim, “doların tartışılmaz üstünlüğünü” masaya yatırıyor.
Trump’ın IRS Kesintileri Vergi Mükelleflerini Hile Yapmaya Teşvik Ediyor
Trump’ın IRS Kesintileri Vergi Mükelleflerini Hile Yapmaya Teşvik Ediyor
DOGE’nin vergi dairesindeki kesintileri derinleştirmesiyle birlikte, daha fazla Amerikalı ödemelerden kaçma konusunda cesaretlenebilir.
Trump’ın Gümrük Vergileri Gerçek Amerikan Rüyasını Tehdit Ediyor
Trump’ın Gümrük Vergileri Gerçek Amerikan Rüyasını Tehdit Ediyor
Trump’ın gümrük vergileri, politikacılar ve ABD’li tüketiciler arasındaki neredeyse yüzyıllık bir anlaşmayı altüst ediyor.
Yeşil Hidrojen: Enerji Dönüşümünün Güçlü Oyuncusu
Yeşil Hidrojen: Enerji Dönüşümünün Güçlü Oyuncusu
Doğalgazın sürdürülebilir ikamesi olarak görülen hidrojen enerjisi gelecekte enerji piyasalarını yeniden şekillendirebilecek bir potansiyele sahip. Hidrojen üretiminin birçok yöntemi bulunsa da yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrik ile bu kaynağı üretmek dünyanın karbon salımını önlemesine yardımcı olabilir. Hidrojen ayrıca, elektriğin hidrojene dönüştürülmesiyle bir depolama aracı olma işlevi de görebilir.
Küresel Ekonomide Tepişen Filler, Ezilen Çimenler
Küresel Ekonomide Tepişen Filler, Ezilen Çimenler
Dünya Bankası ve IMF’in Bahar Toplantıları’nın ana gündemi tarifelerin küresel ekonomiye etkileri olurken, IMF raporunda küresel ekonomide daralma ve enflasyonda artış beklediğini paylaştı. Tarifelerle azalan risk iştahı gelişmekte olan para birimlerinin değerlenmesini baskılarken, enflasyonun hedefe gelişmekte olan ülkelerde daha hızlı yakınsayacağı tahmin ediliyor.
Bir Kocaman Çocuk Meselesi…
Bir Kocaman Çocuk Meselesi…
Her çocuğun güvenli, sağlıklı, eşit ve umut dolu bir dünyada büyüme hakkı vardır. Bu haklar sadece bayramlarda değil, her gün korunmalı ve savunulmalıdır.
İhtiyar Delikanlılar Yollarda
İhtiyar Delikanlılar Yollarda
Klasik otomobillerin yarıştığı Bahar Rallisi sürücüler kadar izleyenlere de keyif verdi
Galtung Kehaneti, Jeopolitik Entropi ve Küresel Ticarette Omega Evresi
Galtung Kehaneti, Jeopolitik Entropi ve Küresel Ticarette Omega Evresi
Trump sonrası dönemde dahi sürmesi kesin gibi görülen küresel ekonomideki “kuralsızlaşma, normsuzlaşma eğilimi” geçici bir sapmaya değil, neredeyse yapışkan bir anomi ile malul yapısal bir yıkım dönemine girdiğimizin işaretlerini vermektedir.
Tarifeler Sonrası Otomotivde Yeni Strateji: Yerinde Üretim
Tarifeler Sonrası Otomotivde Yeni Strateji: Yerinde Üretim
Geçen haftalarda en çok tartışılan konu olan ABD’nin yürürlüğe koyduğu yüzde 25’lik otomobil tarifeleri, otomobil üreticilerini araç üretimi ve parçalarını taşımak veya artırmak için daha hızlı karar almaya yönlendirdi. Otomotiv üreticilerinin bu vergi yüklerinden etkilenmemek için uzun zamana ihtiyaçları var. Stratejik olarak ilerledikleri yön de yerinde üretmek olacak gibi görünüyor.
Kül Olan Los Angeles’ın Ev Sahipleri Yangın Riskine Yeni Bir Yaklaşım Getirebilir
Kül Olan Los Angeles’ın Ev Sahipleri Yangın Riskine Yeni Bir Yaklaşım Getirebilir
Maliyetler yükseldikçe ve iklim riskleri arttıkça, Los Angeles’ın toparlanması için kolay cevaplar yok. Bu yüzden Altadena’daki bir blok eve dönmek için birlikte çalışıyor