Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

Küresel Ekonomi

Küresel Ticaretin İsimsiz Kahramanı “En Çok Kayrılan Ulus (MFN) İlkesi”
DTÖ MFN İlkesinin ağırlığını koruması, DTÖ’nün de işlevselliğini hâlâ büyük ölçüde koruduğuna işaret ediyor.
  • 24 Ocak 2025 03:57
  • Dr. Şahin Yaman
Küresel Ticaretin İsimsiz Kahramanı “En Çok Kayrılan Ulus (MFN) İlkesi”

En çok gözetilen ulus ilkesi. Uluslararası ticaretin sessiz kahramanı dimdik ayakta.


16 Ocak 2025 tarihinde Tomasz Gonciarz ve Thomas Verbeet tarafından Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) sitesinde yayımlanan “Significance of Most-Favoured-Nation Terms in Global Trade: A Comprehensive Analysis” başlıklı makale, küresel ticaretin temel taşlarından biri olan En Çok Gözetilen Ulus (Most-Favoured-Nation – MFN) ilkesinin önemini ve küresel ticaretteki devam eden etkisini kapsamlı bir şekilde ele alır.


Yazıda eski tabirle “En Fazla Müsadeye Mazhar Devlet”/”En Çok Kayrılan Ulus”/”En Çok Gözetilen Ulus” gibi bir DTÖ üyesinin bir ülkeye tanıdığı herhangi bir ticaret ayrıcalığını otomatik olarak diğer tüm üye ülkelere de aynen yansıtması gerektiğine dair çok taraflı sistemin anayasal ilkesi, temel direği mahiyetindeki kuralın uluslararası fiili ticaretin ne kadarını düzenlediği kapsamlı şekilde incelenmektedir.


Makale, küresel mal ticaretinin hâlâ yüzde 80’inden fazlasının MFN esasına göre gerçekleştiğini, bu durumun bölgesel ticaret anlaşmalarına ve korumacılık dalgalarına rağmen DTÖ ilkelerinin ne kadar merkezi bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Doha Kalkınma Turu’nun başarısızlığı ve Anlaşmazlıkların Halli Organı’nın (Appellate Body) duraksamasına rağmen, DTÖ MFN İlkesinin ağırlığını koruması, DTÖ’nün de işlevselliğini büyük ölçüde koruduğuna işaret ediyor.


MFN prensibinin uluslararası ticarete hakimiyeti tüm bloklaşma ve kutuplaşmalara rağmen küresel ticaret sisteminin iktisadının yaralı haliyle bile, AB (Avrupa Birliği / European Union), RCEP (Regional Comprehensive Economic Partnership) ve USMCA (USA-Mexico-Canada Agreement), CPTPP (Comprehensive and Progressive Agreement for Trans-Pacific Partnership) gibi küresel ticaretin bölgesel dinamiklerini belirleyen ve ekonomik rekabeti şekillendiren jeopolitik bölgeselleşme hareketlerinin siyasetine galebe çaldığını, Dünya Ticaret Örgütünün, her şeye rağmen yıkılmadığını, hala ayakta olduğunu gösteriyor.


Ayrımcılığın önlenmesi: Dört temel ticaret kategorisinde mevcut durum


Gonciarz ve Verbeet, MFN ilkesinin ticarette ayrımcılık yapmama (non-discrimination) prensibine dayandığını ve küresel ticaretin istikrarı ile dürüstlüğünü sağladığını vurgulamaktadır. 1990’lardan itibaren ticaretin bölgesel bloklara kaymasına rağmen MFN ilkesi, küresel ticaretin merkezinde yer almaya devam etti. DTÖ içinde MFN ilkesinden sapmalar bulunmakla birlikte, DTÖ Entegre Veri Tabanı (Integrated Database - IDB) verileri, küresel ticaretin yüzde 80’inin hâlâ bu ilke çerçevesinde gerçekleştiğini gösteriyor. Yazarların analiz ettiği küresel ithalat, dört ana kategoride sınıflandırılıyor:



  1. MFN bazlı sıfır vergili ticaret,

  2. MFN bazlı vergilendirilen ticaret,

  3. MFN bazlı vergilendirilebilir ancak tercihli pazar girişinden faydalanmayan ticaret,

  4. Tercihli rejime tabi ticaret.


2022 verilerine göre, küresel ithalatın yüzde 53’ü sıfır vergili, yüzde 25’i MFN vergilerine tabi, yüzde 17’si ise tercihli rejimlere uygun olmasına rağmen MFN kapsamında gerçekleşmiş durumda. Yazarlar, karmaşık menşe kuralları ve idari engellerin tercihli rejimlerden faydalanamama oranını artırdığına dikkat çekiyor.


Ticaret Savaşları ve MFN İlkesi: Korumacılık ve Bölgesel Ticaret Anlaşmalarının Etkisi


En çok gözetilen ulus ilkesi/MFN ilkesi, 1994 tarihli GATT’ın Ii. Maddesi, GATS’ın II. Maddesi ve TRIPS Anlaşması’nın 4. Maddesi’nde düzenlenmektedir.


ABD-Çin ticaret savaşları ve korumacılık önlemleri ticaretin yüzde 3’ünden azını etkilerken, MFN ilkesi altında gerçekleşen ticaretin hâkimiyetini koruduğu görülüyor. Küresel ticaretin yüzde 83’ü, tercihli olmayan ticaret rejimleri çerçevesinde gerçekleşiyor.


Hong Kong ve Singapur gibi ekonomiler ithalatlarının neredeyse tamamını MFN vergisinden muaf şekilde gerçekleştiriyor. Buna karşın, tarım ticareti daha fazla politik müdahaleye maruz kalırken özellikle gelişmiş ülkelerin eski sömürgeci politikalarının etkileri devam ediyor.


IV. Sektörel Analiz ve Ticaretin Yapısı: Başlıca Sektörler


Küresel ticaretin yüzde 70’inden fazlasını oluşturan “mineraller ve metaller,” “elektrikli makineler,” “kimyasallar” ve “petrol” gibi sektörlerde MFN şartları altında ticaretin oranı yüzde 80 ile yüzde 94 arasında değişiyor. Buna karşılık, tarım ürünlerinde bu oran daha düşük.


Örneğin, “mineraller ve metaller” sektöründe ticaretin yüzde 85’i MFN ilkesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Ancak “meyve ve sebzeler” kategorisinde MFN payı sadece yüzde 48, bu da tarım ticaretinin daha fazla bölgesel ve ulusal müdahalelere tabi olduğunun bir göstergesidir.


Yıkılmadım ayaktayım


Tomasz Gonciarz ve Thomas Verbeet’in “Significance of Most-Favoured-Nation Terms in Global Trade: A Comprehensive Analysis” başlıklı çalışması, En Çok Gözetilen Ulus (Most-Favoured-Nation–MFN) ilkesinin küresel ticaretteki merkezi rolünü kapsamlı bir şekilde analiz ediyor. Araştırma, küresel mal ticaretinin hâlâ yüzde 80’inden fazlasının MFN esasına göre gerçekleştiğini göstererek, bölgesel ticaret anlaşmalarının artışı ve korumacılık eğilimlerine rağmen, MFN ilkesinin ve DTÖ’nün küresel ticaret sistemindeki belirleyici etkisini vurguluyor. Doha Kalkınma Turu’nun başarısızlığı ve Anlaşmazlıkların Halli Organı’nın (Appellate Body) işleyişindeki sorunlara rağmen, MFN’nin küresel ticaretteki ağırlığını koruması, DTÖ’nün işlevselliğini ve küresel ticaret sisteminin dayanak noktası olma özelliğini devam ettirdiğine işaret ediyor. MFN prensibi, tüm bölgesel dinamiklere, bloklaşmalara ve jeopolitik kutuplaşmalara rağmen, küresel ticaret sisteminin temel taşı olmayı sürdürüyor, DTÖ’nün ve uluslararası ticareti ayakta tutuyor.


Referanslar


Tomasz Gonciarz, Thomas Verbeet, Significance of Most-Favoured-Nation Terms in Global Trade: A Comprehensive Analysis, Staff Working Paper, 15 January 2025, WTO Economic Research and Statistics Division. https://www.wto.org/english/res_e/reser_e/ersd202502_e.pdf


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
Davos’un Beş Gündemi
Davos’un Beş Gündemi
Dünya Ekonomik Forumu, Trump’ın gölgesinde toplandı. Ana temalar ise Tarifeler, Ekonomik Milliyetçilik, Korumacılık, Avrupa’nın Zayıflığı, yapay zeka ve Çin üzerine odaklandı.
Borsada Doğru Bilinen Yanlışlar
Borsada Doğru Bilinen Yanlışlar
Borsada geçmişte doğru olsa da artık geçerliliği kalmamış, ya da eksik bilgiyle yorumlanan bazı popüler verilerin sosyal medya aracılığıyla geniş kitlelere ulaşması bu yanlış bilgi ve yorumların azalmadan devam etmesine neden oluyor. Teknolojinin bu denli gelişmesine karşın finansal okuryazarlığın düşük olmasının da etkisiyle yanlış bilgi, yorum ve analizlerin bazıları ise bireysel yatırımcıların fiyatlama davranışlarını olumsuz etkileyecek düzeyde yaygınlaşıyor.
Kaçırılmayacak Fırsatlar
Kaçırılmayacak Fırsatlar
Küresel rekabette geride kalan Almanya ve Türkiye aralarındaki işbirliğini geliştirerek kendilerine avantaj sağlayabilir.
2025’te CEO’ların Gündeminde Ne Var?
2025’te CEO’ların Gündeminde Ne Var?
Her sektörden birçok şirketin ana gündem konusu uzun zamandır inovasyon. Teknoloji ve yapay zekâ ile yakından ilgili olan inovasyonda geride kalan şirketler büyüme trenini kaçırma tehlikesiyle karşı karşıya.
Ücretlilerin Kısacak Harcaması Kaldı mı?
Ücretlilerin Kısacak Harcaması Kaldı mı?
TCMB’nin temkinli bir şekilde başladığı faiz indirimlerinin 2025’te sürmesi beklenirken, arzu edilen seviyede gerilemeyen iç talep, enflasyonla mücadelede set oluşturmaya devam ediyor. Toplumun bir kesimi yüksek sermaye geliri ile harcamalarını sürdürebilirken, ücret artışlarının sınırlı kalması iç talepte TCMB’nin arzu ettiği baskıyı yaratacak mı?
Tarihi Ticaret Anlaşması Yeniden Masada
Tarihi Ticaret Anlaşması Yeniden Masada
İsrail, BAE ve Bahreyn arasında yaklaşık beş yıl önce imzalanan ve diplomatik ilişkileri normalleştiren Abraham Anlaşmaları, genişleyerek Fas ve Sudan’a da ulaşmıştı. ABD Başkanı Donald Trump, Gazze’deki ateşkesin sağladığı ivmeyi Abraham Anlaşması’nı canlandırmak için kullanacağını söyledi. Peki Abraham Anlaşması’nın yeniden gündeme gelmesi Orta Doğu ve Türkiye açısından ne anlama geliyor? Anlaşmanın küresel ve bölgesel ekonomiye etkisi ne olur?
Teknolojik İkilemler Dünyasında Yön Bulmak
Teknolojik İkilemler Dünyasında Yön Bulmak
İnsanlık tarihte birkaç kez karşı karşıya geldiği radikal değişimlerden birisini yaşıyor. Yapay zekânın gelişimiyle birlikte birçok işin ortadan kalkacağına inanlar olduğu gibi, birçok yeni işin ortaya çıkacağını da düşünenler var.
Trump İle Birlikte ABD’nin Çevre Politikalarında U Dönüşü
Trump İle Birlikte ABD’nin Çevre Politikalarında U Dönüşü
ABD Başkanı Donald Trump’ın enerji politikalarında fosil yakıtları teşvik eden yeni adımları ve Paris Anlaşması’ndan çekilme kararı, küresel sürdürülebilirlik yatırımları üzerinde derin etkiler yaratıyor.
Stargate: Gezegenimizin 500 Milyar Dolarlık Yeni Sınavı
Stargate: Gezegenimizin 500 Milyar Dolarlık Yeni Sınavı
Teknoloji, insanlığın hizmetinde bir araç olarak kalmalı. Stargate, bu dengeyi kurmanın en büyük sınavlarından biri olacak.
Otomotiv Satış Sonrası Sektörünün Gözü Çin Yatırımlarında
Otomotiv Satış Sonrası Sektörünün Gözü Çin Yatırımlarında
Çinli otomobil firmalarının Türkiye’de üretime dayalı yatırımları otomotiv satış sonrası sektörünün istihdamına katkı sağlarken 2025 yılı için de bir güvence sunuyor.
Tarihte 21 Ocak 1976: İlk Uçuşunda Concorde ve Günümüz Elektrikli Araçları
Tarihte 21 Ocak 1976: İlk Uçuşunda Concorde ve Günümüz Elektrikli Araçları
Concorde’un başarılarından ve aksiliklerinden çıkarılan derslerle, elektrikli araç ekosistemi daha sürdürülebilir ve kârlı bir geleceğe doğru yön çizebilir.
Merkezci Politikacıların Göçmen İkilemi
Merkezci Politikacıların Göçmen İkilemi
Dünya genelinde göçmenlerle ilgili maliyetleri göz ardı ederek ekonomik faydaları vurgulamak 2024’te kazandıran bir seçim stratejisi olmadı.
ABD’de Birbirine Zıt İki Başkanın Tek Ortak Noktası: Ekonomik Popülizm
ABD’de Birbirine Zıt İki Başkanın Tek Ortak Noktası: Ekonomik Popülizm
İstihdam, refah veya sağlık ölçüt olarak kullanıldığında, işçi sınıfı için anlamlı bir kazanım bulmak zor, bu da önümüzdeki dört yılla ilgili soruları gündeme getiriyor.
Spor Ayakkabı Sektörünün En Hızlı Koşan Firması
Spor Ayakkabı Sektörünün En Hızlı Koşan Firması
On’un kafa karıştırıcı bir ismi, tuhaf tabanları ve komik bir logosu var. Öte yandan Avrupalı şirket koşu ayakkabısı ve rahat spor ayakkabı sektöründe yaşanan patlamayı da adeta domine ediyor.