Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın yeni Başkanı Dr. Fatih Karahan, kamuoyunun önüne ilk kez yılın birinci enflasyon raporunu sunmak için çıktı. Böylece piyasalar, yeni başkanın politika duruşuna dair görüşlerini bu sunum ve ardından sorulara verdiği cevaplarla oluşturdu.
Karahan, sıkılaşma döngüsünü sonlandırdıklarını, ek bir faiz artışı gerekliliği düşüncelerinin olmadığını, politika faizinin mevcut seviyesinin gerekli süre boyunca sürdürüleceğini söyledi. Karahan ayrıca enflasyon görünümü üzerinde belirgin bir bozulma görülmesi halinde de parasal sıkılığın gözden geçirileceğine dikkati çekti.
Karahan’ın para politikasına dair bakış açısını anlamak için ayrıca bakılması gereken yerlerden biri de kendisinin akademik çalışmaları. Öyle ki Dr. Fatih Karahan’ın 2009’dan bu yana ortak yazar olarak yayımlanmış makroekonomi ve işgücü piyasasına dair çalışmalarını içeren 50’ye yakın akademik makalesi bulunuyor. Ayrıca Karahan’ın bu makaleleri Google Akademik verilerine göre şu anda binlerce kez alıntılanmış durumda.
“Sıkılaşma, resesyon olmadan enflasyonu kontrol altına alabilir”
Karahan’ın 2023’ün Mayıs ayında yayımlanmış “Enflasyon Geri Döndü: İthalat Rekabeti ve İşgücü Piyasasının Önemi” başlıklı makalede 1980’lerden bu yana en yüksek seviyelere çıkan ABD enflasyonunun sebepleri inceleniyor. Makalede tedarik zinciri kesintilerine odaklanılarak enflasyondaki itici güçlerin ne olduğu anlaşılmaya çalışılıyor. Böylece tedarik şoklarının 2021-2022 döneminde enflasyonu 2 puan artırdığı sonucuna varılıyor.
Ayrıca makalede yer alan ifadelere göre eğer enflasyon talep kaynaklı ise o zaman agresif parasal sıkılaşma, ekonomiyi resesyona sokmadan enflasyonu kontrol altına alabilir. Çalışmada ayrıca enflasyonun tedarik zinciri ve işgücü piyasası kesintileri nedeniyle arttığı durumlarda ise agresif para politikasının işgücü piyasasına büyük olumsuz etkisi olabileceği değerlendiriliyor. TCMB Başkanı Dr. Fatih Karahan o dönemde Amazon’da ekonomist olarak görev yapıyordu.
Çalışanların sık iş değiştirmesinin enflasyona etkisi
Karahan’ın 2023’ün Şubat ayında yayımlanmış ‘İşgücü Piyasası Şokları ve Para Politikası’ başlıklı makalesinde çalışan hareketliliği dinamiklerinin enflasyon ve para politikası üzerindeki rolü inceleniyor.
Makaleye göre çalışanların iş değiştirme sıklığı ABD’de enflasyonu işsizlikteki düşüşle uyumlu olarak 0,25 puan artırıyor. Para politikası uygulanırken iş değiştirme oranındaki dalgalanmalara açık şekilde yanıt vermek ise işsizlik ve refah kaybını önemli ölçüde azaltarak, tüm alt gruplar arasında heterojen refah kazançları sağlıyor.
İthalat rekabetinin ücret-fiyat geçişkenliğine yansıması
Karahan 2020 yılında ‘Kayıp Enflasyon Bulmacası: Ücret-Fiyat Geçişkenliğinin Rolü’ çalışmasını gerçekleştiriyor. Buna göre ABD’de son 20 yılda ağır ve yavaş artan enflasyon işsizlik ve temel mal enflasyonu arasındaki kopukluk ile ilişkilendirilebilir.
Makale, mal üretim sektöründeki ücretlerden fiyatlara aktarımdaki zayıflamanın son 20 yılda enflasyondaki yavaş artışın kaynağı olarak gösteriyor. Ayrıca ithalat rekabeti ve sektörlerde yaşanan konsolidasyon ücretlerden fiyatlara aktarımı azaltıyor.
Yüksek gelirlilerin negatif kazanç şokları kalıcı
Ayrıca Merkez Bankası Başkanı Dr. Fatih Karahan’ın 2015 yılında yayımlanan ABD’deki çalışan verilerinin yaşam döngüsü boyunca kazanç riskinin ortaya ne koyduklarına dair de bir çalışması var. Burada kazançların yaşam döngüsü boyunca evrimini inceleyen Karahan, yüksek gelirli kişilere yönelik pozitif kazanç şoklarının geçici, negatif şokların ise oldukça kalıcı olduğu sonucuna varıyor. Düşük gelirli bireylerde ise bu durum tam ters şekilde işliyor.